Kelâmbaz

Avrupa Burçları

Bugün turistlerin ziyaretgâh olarak kullandığı Avrupa burçları, yıllar evvel çok farklı maksatlarla inşa edilmişti. Batı Avrupa’nın, köyde veya ormanda yaşayan Orta Çağ vatandaşı, hayli tehlikeli hayat sürüyordu. Zira ormanda güçlü olanın sözü geçiyor ve zayıflar daima eziliyordu. İşte tam da bu dönemde zenginler kendilerine ait kaleler inşa etmeye başladı.

Bodiam Kalesi (İngiltere)

Avrupa’nın muhtelif yerlerinde bulunan kalelerin müşterek gayesi, zenginlerin veya asilzadelerin emniyetidir. Canını ve malını muhafaza etmek isteyenler, sağlam ve gösterişli kaleler inşa etmiştir. Bilhassa Almanya-Fransa hududunda bulunan kaleler birbirleriyle yarışmaktadır. Tarihte yok olmuş olan bazı kalelerin yalnız isimleri günümüze ulaşmıştır. Fransa’nın Strasburg, Almanya’nın Marburg ve Avusturya’nın Salzburg gibi şehirleri hep bu isimleri taşımaktadır. Menşei Arapça olan ve Türkçede de kale için kullandığımız burç kelimesi, muhtemelen Avrupa dillerine girmiş ve Almancada Burg olarak kullanılmaktadır.

Mevki ve Hayat Şartları

Umumiyetle tepelere inşa edilen ve taş yapı olan kaleler emniyet için son derece elverişlidir. Fakat aynı zamanda hayat şartlarını zorlaştırmaktadır. Kalenin sağlamlığı kadar mevkide çok mühimdir. Slovenya’nın Prejdama köyünde bulunan ve kayalıklara inşa edilen Prejdama Kalesi, su hendeği ile çevrilmiş İngiliz Bodiam Kalesi ve deniz seviyesinden 1100m yükseğe kurulan Neu-Falkenstein (Balsthal) en enteresan kale tipleridir. Fakat kaleyi inşa etmekle iş bitmiyordu. Mühim olan orada hayatı idame ettirmekti.

Prejdama Kalesi (Slovenya)

Kalesinde su bulunan kişi bahtiyar sayardı kendisini. Zira aksi takdirde sık sık kaleden çıkması icap edecekti. Bu sebeple kalenin mevki çok mühimdi. Yalnız su teminatı değil kaleyi ısıtmak da hayli zordu. Kale içinde evi olan sıradan vatandaş, hayvanlarıyla bilhassa hınzırlarla aynı evi paylaşırlardı. Zira hem hayvanlar sayesinde ısınmak kolaydı hem de kale içinde hayvanlar için arazi mahduttu. Sobalı odaya sahip olanlar, kışı nispeten rahat geçiriyordu. Zamanın teknolojisi elbette kullanılmıştı. Mesela, yükselen sıcak havadan faydalanmak için yataklarını yükseklere inşa etmişlerdi. Ayrıca sıcaklığın muhafazası için yataklarının etrafını perdelerle örtmüşlerdi. Duvara asılan halılar ise ısının kaybolmasına mâniydi.  

Burg Eltz (Almanya)

Maddi gücü olmayan insanların ise kışın, ışık veya ısı arasında tercih yapmaları gerekiyordu. Zira evlerin pencereleri tahtadan idi. Haliyle içerisi karanlık ve havasız kalırdı. Mum ise uzun vadede maddi külfet doğuruyordu. Cam pencere yalnız zenginler tarafından kullanılırdı. Zengin ve fakirlerin arasında tek fark bu değildi elbette. Küçük bir Avrupa kalesindeki günlük hayat, oldukça sadeydi. Günlük hayat ekseriyetle kale dışında geçerdi; avlanıyor veya tarlalarda çalışıyorlardı. Kadınlar ise günlük ev işleri ve çocuk terbiyesiyle meşgul olurdu. Oldukça yoğun geçen hayatta eğlenceye zaman pek olmazdı. Hanımlar için popüler eğlence, el işi ve masa oyunlarıydı. Fakat diyar diyar gezen şarkıcılar ve meddahlar kaleye geldiği vakit, halk toplanır ve sabaha kadar eğlenirdi.

Farklı mimariye sahip olan bu kaleler zaman içinde gelişmiş ve ihtişamlı şato ve saraylara dönüşmüştür. Manastır ve kiliselerde yaşayan papazlar ise Hristiyanlıktaki ruhban hayatının da tesiri ile müstakil yerlerde kalırlardı. Müstahkem kilise olarak tarihe geçen binalar, halkın ve papazların emniyeti için inşa edilmiştir. Bilhassa Fransa’nın güneyinde ve Romanya’nın Erdel bölgesinde sayısı hayli fazladır. Bunun muhtemel sebebi Osmanlı ve Endülüs Müslümanlarından endişe ettikleri için olsa gerektir. Zira o dönem Avrupa’da en büyük düşman Türk ve Müslümanlardır. Bunun en büyük mümessili belki de Martin Luther’dir. Wartburg kalesinde uzun müddet kalan Luther, Türkler (Osmanlı) hakkında oldukça menfi fikre sahiptir. Eserleri tahkik edildiğinde bunları bulmak mümkündür. Zira Dominikan Tarikatına mensup olan Georgius de Hungaria’nın yazmış olduğu Libellus de ritu et moribus Turcorum adlı esere takrizi bizzat kendisi yazmıştır. Saklandığı Wartburg kalesinde İncil’i Almancaya tercüme etmiş ve böylelikle Protestan mezhebini kurmuştur.

Martin Luther’in takrizi

Kale ve kilise hüviyetine sahip olan bu binalar, uzun bir gözcü kulesiyle aslında çok primitif bir şekli vardır. Hakikatte emniyet için pek elverişli değildir. Günümüze kadar gelen bu binaların birçoğu müze olarak kullanılmaktadır. Bazı Avrupa ülkelerinde talebelere tarihi sevdirmek için burada kamp kurulur ve sınıfça birkaç gün ikamet edilir. Adeta Orta Çağ hayatını yaşayan talebeler unutulmaz bir tecrübe yaşamakta ve o döneme dair merakı uyanmaktadır. O dönemin kıyafetini giyen ve tahta tabak ve kaşıktan yemek yiyen talebe kendisini başka bir dünyada görür. Tarihçilerin tahminine göre Avrupa’da yaklaşık 30 bin kale bulunmaktadır. Avrupalılar gittikleri yerlere kale inşa etmekten geri durmamış. Zira Şarlman için, yularında at yerine kale taşıdığı latifesi yapılır. Buna İslam memleketleri de dâhil.

Avrupalılar, 1096-1272 yılları arasında tertip etmiş oldukları Haçlı Seferleri müddetince birçok kaleyi ele geçirmiş veya yeni kaleler inşa etmişlerdir. Başta Suriye, Lübnan ve Kudüs olmak üzere Orta Doğu’nun muhtelif yerlerinde kalelerini görmek mümkündür. Haçlı Orduların Orta Doğu’da başlı başına inşa ettikleri kalelerin bazıları şunlardır:

  • Taberiye Gölü’nün güneyinde bulunan Belvoir Kalesi
  • Kudüs’un batısında bulunan Blanche Garde Kalesi
  • Golan Tepelerine inşa edilen Chateau de Baudouin Kalesi
  • Suriye’nin Tartus kasabasında bulunan Safita Kalesi
  • Nasıra şehrinin batısında bulunan Chateay Pelerin ve Le Destroit Kalesi
  • Taberiye Gölü’nün kuzeyinde bulunan Chastellet Kalesi
  • Ürdün’ün Kerek kasabasında bulunan Karak Kalesi
  • Humus’un batısında bulunan Krak des Chevaliers
Krak des Chevaliers (Suriye)

Bu ihtişamlı binaların kimisi günümüze ulaşmış, kimisi ise banisiyle yok olmuştur. Haçlıların Orta Doğu’da aldıkları en mühim kale Krak des Chevaliers’dir. 1099 yılında IV. Raymond’un emriyle buraya yerleşen ordu, binaya ek ilaveler yaparak kendilerine ait merkez kurmuşlardır. Günümüze kadar muhafaza edilen kale 2013 yılında bombalanmıştır.

Yazarın Diğer Yazıları:

Ahmet Cevdet Paşa’nın Gözünden Avrupa

Almanya’daki Türk Mezarı

Binbir Gece’den Hazineler

Bir Garip Cami

İlyas Ünlü

Marmara İlahiyat ve Ruhr-Üniversitesi Şarkiyat mezunu
Muallim

Yorum Yaz

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Bizi Takip Et!