Kelâmbaz

Selimnâme

“Devr-i Sultan Selîm’i yazmak içün

Seyf-i meslûl kıldı hâmesini

Halk Yahyâ Kemâl’e rahmet okur

Gûşederken Selîmnâme’sini”

Başlayış

-1514-

Eflâk’den o dem ki peyâm-ı kader gelür

Gûş-î Cihân’e velvele-î bâl ü per gelür

Devr-î fütûhu Sûr-ı Sirâfil müjdeler

Hak’dan Nizâm-ı Âlem’i te’mîne er gelür

Ebvâb-ı Ravza-i Nebevî’den firiştegân

Cibrîl’i gördüler nice demdir gider gelür

Derk ettiler ki merkad-i pâk-î Muhammed’e

Rûhü’l-kudüs’le Arş-ı Hudâ’dan haber gelür

Rûy-î zemîni tâbi-i fermânı kılmağa

Sultan Selîm Hân gibi bir şîr-i ner gelür

Râyâtının alemleri üstünde uçmağa

Sîmürg-i feth hem-çü nesîm-î seher gelür

Hâkan ki at sürünce bir iklîm-i düşmene

Pîş ü pesinde mahşer-i tîg ü teber gelür

Ey gaasıb-ı diyâr-ı Arab bekle vaktini

Evvel cezâ-yı saltanat-ı sürh-ser gelür

Kaç Fâtih-î zaman gören Îran-zemîn bugün

Görsün kiminle hangi cüyûş-î zafer gelür

Tekbîrlerle halka ıyân oldu tûğlar

Sahrâ-yı Üsküdâr’e revân oldu tûğlar

Sefer

-1514-

Tebrîz’e doğru çıktı sefer şâhrâhına

Ervâh peyrev oldu Cihân Pâdişâhı’na

Ât üzre geçtiğin göricek leşker-î guzât

Râmoldu şîrler gibi yâvuz nigâhına

Yekser gazâ kılıncı kuşanmış bir ümmetin

Câlis budur erîke-i âlem-penâhına

Münkaad edip serîrine maşrıkla mağribi

Bir devlet ermegaan edecektir ilâhına

Âhir ağardı tan yeri re’s-î cibâlden

Serhad’de yol göründü Acem tahtgâhına

Fermân-ı bî-emân ile kalkan hümâ gibi

Tuğrâlu nâme gitti Kızılbaş Şâhı’na

Hâkaan-ı Rûm leşkeri yaklaştığın görüp

Îran gerektir ağlasa baht-ı siyâhına

Hengâm-ı rezmi bildiren âvâz-ı hâtifî

Aksetti her tarafta cibâlin cibâhına

Sahrâ-yı Çaldıran’da gazâ vardır erteye

Ey berk müjde ver feleğin mihr ü mâhına

Meydân-ı cenge sâye-resân oldu tûğlar

Rehyâb-ı milk-i Nûşirevân oldu tuğlar

Çaldıran

-1514-

Her tûğ-ı pür-fürûg verirken hücûma şân

Her tîg-i bî-dirîg parıldardı hun-feşân

Meydân-ı haşr ü neşri karıştırdın ey kader

Andırdı rûz-ı mahşeri hengâm-ı imtihân

Saldırdı fart-ı gayz ile ifrît-i râfızî

Tâli’ göründü bizlere sol kolda pek yamân

Garkoldu hûna Rûmeli Beğlerbeği’yle ceyş

Üç Malkoçoğlu eyledi bir bir fedâ-yı cân

Uğrunda her gazâya atılmış mücâhidîn

Lâyık mıdır felâkete ey Rabb-ı Müste’ân

Her yanda hûn içinde bu hengâmeden beri

Hîç esmiyen nesîm-i fütûh esdi nâgehân

Sağ kolda bozdu bozguna uğrattı düşmeni

Şîrâne bir taarruzu sevk eyliyen Sinân

Şâh-ı adû’ya karşı kopan sarsar-ı zafer

İndirdi yıldırım gibi bir darbe-î girân

Pâmâl-i rahşı kıldı Acem tâc ü tahtını

Tâ Arş’a astı tîgini Sultan Selîm Hân

Sermest-i câm-ı vuslat-ı şân oldu tûğlar

Tebrîz’e reh-nümâ-yı ‘inân oldu tûğlar

Toplayış

-1515-

Tebrîz’e uçtu feth-i celîlin hümâları

Bir böyle hâli görmedi Îran semâları

Tevhîd içün bu halkı döğüşmüş yiğitlerin

Yüz şehre rekz edildi muzaffer livâları

Bir kutba bağlı cümle gönüller bir olmalı

Mâdâm Kâinât’ta birdir Hudâları

Her kişverinde kırmağa zencîr-i Şiâ’yı

Azmetti askerin ulu kişver-küşâları

Mer’aş’la Kayseriyye’yi fethetti bir dilîr

Yükseldi Rabb-ı İzzet’e şükrân duâları

Zülkadr’i sildi tîg-i Selîmî harîtadan

Engin göründü Mısr u Hicâz’ın fezâları

Serdâr-ı nâmdâr’e ki râmetti Âmid’i

Azdır serâmedân-ı kelâmın senâları

Rehber İmâm-ı Âzam’ı bilmiş aşâirin

İdrîs asâletinde gerek reh-nümâları

Tevhîde koşmuş ehl-i cihâdın birer birer

Zer-hatla tâk-ı Arş’a yazılsun gazâları

Her yerde remz-i emn ü emân oldu tûğlar

Hem Hakk’a hem hayâta zamân oldu tûğlar

Mercidâbık

-1516-

Seyreylesün felek kaderin şehsüvârını

Fethetti bir seferde Nebîler Diyârı’nı

Sahrâ-yı Mercidâbık’a nakş eylemiş kader

İslâm fikr-i vahdetinin kârzârını

Memlûk Pâdişâhı bu dâvâyı fasl içün

Sarfetti azm ü cezm ile bilcümle vârını

Bir kaahirâne hırs ile Memlûk leşkeri

Gavgaaya saldı esliha-î bî-şümârını

Bârân misâli gülle yağıp kıldı hâksâr

Hem gaasıbâne tâcını hem tâcdârını

Eyne’l-meferr diyen çöle can attı sû-be-sû

Bâkîsinin de tîg tamâm etti kârını

Sahrâ-yı lâ’lgûne bakan şâhid-i zafer

Görsün bahârının bu yaman lâlezârını

Tevhîd-i milk ü millet içün cenk edenlere

Sûriyye açtı cümle husûn ü hisârını

İtmâm-ı gaalibiyyet içün şanlı Pâdişâh

Mısr içre kurmak istedi dârü’l-karârını

Şevk-i seferle pür-heyecân oldu tûğlar

Bâd-ı zaferle Mısr’a vezân oldu tûğlar

Ridâniyye

-1517-

Memlûkler bakıyyesi pür-gayz edüp kıyâm

Mısr içre kalmasun dedi bir tîg der-niyâm

Vâdî-i Nîl’i tuttu anûdâne ser-te-ser

Ordû-yı fethe karşı sürülmüş nefîr-i âm

Pür-zûr saldıran Kölemen fârisânını

Saf saf guzât kıldı dilîrâne iktihâm

Kat’î hücûma geçti nihâyet mücâhidîn

Mutlak bu harbe vermek içün şanlı bir hitâm

Birden serildi hâke Ridâniyye cephesi

Bed’etti feth-i Kaahire’den inhizâm-ı tâm

Gaazî Vezîr-i âzâm’ı a’dâ şehîd edüp

Gûyâ büyük zaferden o gün aldı intikâm

On Mısr’a bir Sinan bedel olmazdı ey kazâ

Şevketlû Pâdişâh’ı bu hâl etti telhkâm

Fevkindedir zaferden alınmış ganâimin

Mü’minler etti vahdet-i İslâmı iğtinâm

Hem Şark’ı hem Cenûb’u açan bir cihâddan

Aksetti Dehr’e nâ-mütenâhî bir ihtişâm

Hakkaa ki ser-firâz-ı Cihân oldu tûğlar

Fermân-dih-î zamânü mekân oldu tûğlar

Rıhlet

-1520-

Bir gün çalındı nevbet-i takdîr rıhlete

Ukbâ’da yol göründü Hudâ’dan bu dâvete

Doldukça doldu gözleri eşk-i firâk ile

Kudretlü Pâdişâh vedâ etti millete

Tevhîd maksadıyla geçirmişti ömrünü

Ref’etti ermagaanını dergâh-ı vahdete

Râyâtı gölgesinde fedâ-yı hayât eden

Ervâha Pişdâr olarak girdi Cennet’e

Yekser riyâz-ı huld-ı berîn oldu cilvegâh

Her cenkten getirdiği binlerce râyete

Dîdâr-ı Fahr-ı Âlem’i görmekti gaayesi

Gark-ı huşû’ çıktı Huzûr-ı Risâlet’e

Alnından öptü fahrederek Fahr-ı Kâinât

Şâbâş sundu sarfedilen bunca himmete

Dîvân-ı Hak’da mağfiret-i Kirdigâr’dan

Şâyeste gördü cürm ü günâhın şefâate

Dûr olmasıyla böyle büyük Pâdişâh’dan

Garkoldu nâs mâtem-i bî-hadd ü gaayete

Yer yer misâl-i bîd-i hazân oldu tûğlar

Sultan Selîm’e girye-künân oldu tûğlar

Yahya Kemal Beyatlı

Yayınlanan Diğer Şiirler:

III. Ahmed Çeşmesi neler söylüyor?

Şiir: Alevimiz Bizim

Medeniyet Bekçisi

Kelambaz

Kelambaz

Tarih • Kültür • Edebiyat • Fikir • Aktüalite

Yorum Yaz

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Bizi Takip Et!