Kelâmbaz

Osmanlı Medreselerinde Kitaplar Nasıl Mütalaa Edilirdi?

Bir mevzu hakkında kelam etme salahiyetini temin için o mevzuya dair telif edilmiş eserlerden haberdar olmak, bunları bihakkın okumak ve anlamak elzemdir. İslam ilim geleneğinde her ne kadar ilim tedrisinde hocanın çok mühim rolü olsa da kitabın yeri hocadan az değildir. Bir ilimde derinleşmek isteyen talebe, hocasından aldığı ilmin üzerine çıkmak için daha ileri mertebedeki kitapları mütalaa eder. Bu sebepledir ki “mütalaa her şeyin başıdır” denmiştir. Osmanlı medreselerinde de mütalaada dikkat edilmesi gereken hususların başında, lafızların anlaşılması gelirdi.

Yazmalar arasında dikkatimizi çeken ve kitap mütalaa meselesini bu cihetten ele alan bir metni sizlere sunacağız. Tercümedeki ilaveler köşeli parantez [ ] arasında verilmiştir. Bu metin, Süleymaniye Kütüphanesi, Laleli Koleksiyonu, 3034 numarada bulunan bir mecmuanın, 161a nolu sayfasında bulunmaktadır.

Kitap Mütalaa Etmede Üslub

Bir kimse mütalaa edeceği kitabın lafız ve manaları üzerinde tefekkür ederken aşağıdaki hususlarda derinlemesine düşünmelidir. Lafız,

– İlk bakışta anlaşılan mana için mi vaz‘ edilmiş yoksa başka bir manaya da ihtimali var mı?

– Lâzım mı yoksa müteaddi [geçişli] mi?

– Sarf ilminde hangi babdandır? [Arapça’da kelimeler 3 ve dört harfli kelimelerden türetirilir. Bu türetme işi, sarf/morfoloji ilmi sayesinde yapılır. Kelime türetmede kullanılan farklı bablar yani kalıplar vardır. Kelime bablar arası mana farklılaşmasına uğrar.]

– Sıfat mıdır? Sıfatsa sıfatın hangi türüdür?

– Muzâf mıdır? Muzâf ise izâfetin hangi türüdür?

– [Şart mıdır] yoksa cezâ mı?

– Marife mi yoksa nekre mi?

– Umum mu yoksa husus mu?

Eğer bunlardan biri ise onlarda aranan tarif ve şartlar bu lafızda mevcut mudur değil midir?

– Kelâmın takdîm ve tehir edilmesi konusunda da teemmül etmelidir. Cümlede geçen kelimelerin tertîbi ve aralarındaki münâsebeti, bizzat o lafzın tercih sebebini ve tüm bunların fâidesini anlama noktasında tefekkür etmelidir.

– Kitabın şerhine de müracaat etmelidir. Şerhteki ibârelerin metinden hangi ifadelere karşılık izâh edildiğini anlama maksadıyla metin ve şerh üzerinde kafa yormalıdır.

– Metnin manasını veya nakîzini veya muârızını, münâzara ilminin esasları istikametinde kavramak için bütün gayretini sarf etmelidir.

Hâsılı kelam, bu mevzuda eser vermiş faziletli âlimlerin mütalaa usullerine bakmak gereklidir. Bu noktada onların meseleye nasıl yaklaşıp çözüme kavuşturduklarını, meseleye dair suallerini ve bu suallere verdikleri cevapları anlamak için çaba göstermelidir. Bu âlimlerin bir kitabın mütalaasında kullandıkları usûlü takip etmeli ve bu hususta sarf [kelime bilgisi/morfoloji], nahiv [cümle bilgisi/sentaks], mantık ve me‘anî [düzgün ve yerinde söz söyleme ilmi] gibi ilimlerde onlardan istifade etmelidir.

Kelambaz

Kelambaz

Tarih • Kültür • Edebiyat • Fikir • Aktüalite

Yorum Yaz

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Bizi Takip Et!